23 Eki 2011

Kırlangıçları hep çok sevdim.



Kırlangıçları hep çok sevdim.

Ayvalık'ta bir açık hava otelindeyim, resepsiyon da açıkta.

Resepsiyonun köşesinde bir kırlangıç yuvası var; üç yavru, kafalar dışarıda,gagalar açık.
Anne ve baba gidip gelip yiyecek getiriyorlar ve ayrı zamanlarda geldikleri için birbirlerini görmüyorlar.

AİLE BAĞLARI.

Anne birinci yavruya yem veriyor, birazdan baba gelip ikinciye, anne tekrar geldiğinde üçüncüye,baba gelip birinciye,inanılır gibi değil, sırayı hiç şaşırmadılar.

ADALET.

Akşama doğru sudan çıktım, baktım yuvaya siyah bir kedi yaklaşmış.
O ufacık ana baba canhıraş bir şekilde dalıp, çıkıp kediyi uzağa kadar kovaladılar.

CESARET.

Otel sahibi şunları anlattı:
Bahar başlarında göçten döndüklerinde yuvanın bulunduğu bölümün kapalı olduğunu görünce, resepsiyon görevlisinin kaldığı odaya girip çıkıp onu uyandırmışlar.

AKIL.

Sabah su içmek için fıskiyenin üzerinde dolaşıp çığlıklar atıyorlardı, ta ki fıskiye açılana kadar.

İLETİŞİM.

Yuvalarını öyle bir yaparlar ki yıllarca dayanır.

KALİTE.

Yazları sıcak ülkelere göç ederler.

YENİLİK.

Onların yaptığı yuva, diğer kuşların saman çöplerini üst üste koyarak yaptığı dingildik yuvalara hiç benzemez. 

Benzer bir yuva yapabilen başka bir kuş yoktur.

FARKLILIK.

Hiç kırlangıçları bir yerde pineklerken hatırlıyor musunuz? Devamlı uçarlar.

ÇALIŞKANLIK.

İnanılmaz hızlıdırlar, su zerresini havada yakalarlar.

HIZ.

Binlerce mil uzaktan hep aynı yuvaya dönerler.

Ömürlerinin sonuna kadar yuvalarına bağlıdırlar.

YURT SEVGİSİ.

Ben Kırlangıçları hep çok sevdim...


alıntı.

5 yorum:

  1. Ne güzel ve üstün özelliklere sahipmiş bu minik sevimli kuşlar. En çok ta son şıktaki özellikleri nedeniyle ben de daha çok seveceğim artık kırlangıçları.

    İyi geceler

    YanıtlaSil
  2. Kırlangıçları hep çok sevmekte çok haklısınız..Sevilmeyecek gibi değiller ki..

    Merhaba..

    YanıtlaSil
  3. Teşekkür ediyorum sevgili dostlar,bir sorundan dolayı geç cevapladığım için bağışlayın,tekrar görüşmek dileğiyle sevgiyle kalın..

    Saygılar.

    YanıtlaSil
  4. Tufan Bey, merhaba biliyor musunuz bende kırlangıçları hep sevdim.
    Bir gün çatımdan düştü bir yavru kırlangıç kaldırdım bir ağacın dalına koydum. Olmadı, tekrar düştü. Kıyamadım ortalıkta bırakmaya. Onunda hiç niyeti yoktu beni bırakıp uçmaya. Zira kollarımı kendine yuva belledi, ayaklarıyla sımsıkı sarıldı giysilerime. Yem verdim yemedi, su verdim içmedi. Beklemeye başladık beraberce... O dolaşdı durdu kah kollarımda kah saçlarımın arasında. Çünkü yapabildiği tek şey minicik ayaklarıyla dolaşmaktı ve beklemek. Bekledim, bekledi saatlerce... Taki cesaretlenip uçuncaya dek. Ve güneş batmaya hazırlanacakken uçuverdi. O minik kanatlarıyla güneşin kızıllığında kayboldu. Kim bilir belkide ilk uçuşunu benim avuçlarımdan yaptı. O gün ki duygularımın tarifi yok. Evet sevdim tüm kuşları ama kırlangıçları başka...

    Sevgiyle kalın, mutlu kalın.

    YanıtlaSil
  5. Ne güzel süpriz oldu bu,hemde güzel bir hikaye ile..
    Bu akşam sayfanızdaydım,okudum epeyce,ne çok şey kaçırmışım meğerse,google yorum çıkmazından yeni kurtardı hesabımı,bundan böyle daha sık görüşmek dileğiyle Hamiyet hanım..

    Selamlar sevgiler.

    YanıtlaSil